"2010 Mayıs" ayında yazılan yazılar.

yazan Özlem Pehlivan

Tüm dünyadaki Lost, bizim evde Kost’tur, sevgili sevgilim sayesinde 🙂 İşte bu Lost-Kost’un finaliyle ilgili hissiyatım çok fena; dağarcığımda içimdekini tam karşılayabilecek bir kelime, cümle yok…

120 bölüm, 6 yıl, kısacık insan ömründe fazlaca uzun bir zaman. Bu kadar içinde olduğum, bu kadar içimde olan bir yaşayışın finali böyle olmamalıydı. Dolu dolu yaşanan zamanlara, sıradan bitişleri yakıştıramaz ya insan hani, işte öyleyim. Sevdiğim, çok sevdiğim birini hem zamansız hem de saçmasapan bir sonla yitirmiş gibiyim…

Evde, sokakta “çıkıçıkıçık, çıkıçıkıçık” sesini en doğru kim çıkaracak yarışmaları yapan, bitecek korkusuyla son sezonu izlemekten itinayla kaçınan, taaa en başından kendine bir karakter seçmiş, güncel yaşamında onunla kolkola yaşayan, ona akıllar veren, onunla ahlayıp oflayan, onunla gözlerinin içi gülen, yakılan minicik bir ateşte o devasa, gizemli kara dumanı imgeleyip, onunla savaşan, ya da ondan nasıl kaçılırın planlarıyla kafa patlatan insanlarla dolu çevrem.

Bir sürü soru, onca dallandırıp budaklandırılıp sonunda toparlayamamayla havada asılı kaldı. “Eee bu ne şimdi, bu mudur yani?” bakışı yapışmış, kocaman hayal kırıklığına sahip, anlamı boşalmış suratımla kalakaldım ekran başında. Onca yılımı senaristlerin o beynime kazıdıkları sorulara, kendimce ikna edici yanıtlar arayarak geçirdim. İzleyen herkesle, yakaladığımız farklı noktaları birleştirip ne senaryolar ürettik. Ve çok üzülerek söylüyorum ki; benim, bizim, bazılarında saçmalamanın tavan yaptırdığı senaryolarımız bile çok daha iyi, çok daha yukarıda bir finalle bitiyordu.

Dediğim gibi; çok sevdiğim birini saçmasapan bir sonla yitirmiş gibiyken ruh halim, yapımcılar işin kolayına kaçarak epik bir son hazırlamışlar, ceplerini doldurdular vs. şeklinde olumsuz düşünmemeye çalışıyorum; altı yılda yaşattıkları heyecanın hatırına…

30 Mayıs 2010
3.005 görüntüleme

yazan Özlem Pehlivan

Ah bu düğün dernek işleri ne keyifli ve ne zor… Keyfi, heyecanı olmasa zaten kimseler yapmazdı sanırım. En zoru en başta bitti; gelinliğim hazır 🙂 Privenuptia’dan aldık gelinliğimi, peri kızı gibi hissettirdi bana kendimi, o kadar benimsedim, o kadar sevdim ki anlatamam.

Davetiyeler ve nikah şekerleri epey uğraştırdı bizi, hep zor bulunanları hatta hiç olmayanları beğendik ve inat ettik 🙂 Neyse ki; istediğimize yakın, yine gönlümüze sinecek şekilde hallettik ikisini de. Aa bi de gelin ayakkabıları vardı kriz olan 🙂 Koskoca şehrimde, “Budur!” diyebileceğim birşey bulamadım haftalarca. En sonunda, taaaa İstanbul’dan özel siparişle ayakkabı getirtildi 🙂

Uzun lafın kısası, herşey hazır bugünlerde, ufak tefek birkaç detay kaldı. Heyecan, hala varla yok arası, hala sanki bir başkasının düğününe konukmuşum edası var üzerimde 🙂

Az kaldı az, çok az hem de 🙂

27 Mayıs 2010
3.941 görüntüleme
Sarı Çerçeve - Hediyelik Çerçeveli Posterler

Arama

Özlem Pehlivan

12 Ocak doğumlu, sevimli bir oğlak burcu kadını...

Okumayı çok seviyor. Günde 50-100 sayfa okumadan rahat edemiyor. Başucunda en az 3-4 kitap var. Okumayı sevdiği kadar yazmayı da seviyor, değer verdiği ve yüzünü güldürebilen herkese sürekli yazıyor...

Facebook Sayfası

Arşiv

tr_TRTurkish